Kahramanmaraş depremi sonrası hepimiz zorlanıyoruz. Çevremde sık sık geceleri uyuyamayan yada uykusundan sıçrayarak uyanan, durduk yerde terleyen, baş ağrısı çeken insanları duyuyorum. Kendimizi gece yarılarına kadar sosyal medyadaki haberleri takip etmekten, hatta paylaşmaktan alıkoyamıyoruz. Bazen yaşıyor olmaktan bile suçluluk duyuyoruz…
Depremi biz yaşamadık. Peki neler oluyor? Neden kendimizi bu kadar kötü hissediyoruz?
Hadi gelin şu travma konusuna yakından bakalım.
Travma Nedir?
Yaşadıklarımızı anlayabilmek için önce travmanın ne olduğunun tarifini doğru koymamız gerekli. Travma, hiç beklemediğimiz bir anda, bedensel veya pskolojik gücümüzü sınırlarımızın sonuna kadar zorlayan hatta aşan durumlara verilen isimdir.
Yaşanan şok ister bedensel isterse fiziksel olsun, tüm canlılar üzerinde hem bedenen hem de psikolojik açısından önemli yaralanma belirtileri bırakırlar.
Travmaların 2 temel göstergesi vardır:
Biyolojik olarak titreme, baş dönmesi, yorgunluk, mide bulantısı, kusma, kalp çarpıntısı, göğüs ağrısı gibi semptolara neden olurlar.
Psikolojik olarak yaşanan olayı hatırlatacak her şeyden kaçınma, içine kapanma gibi davranış biçimleri sergilenmesi ve olay anını tekrar tekrar hatırlama – hatta o an oluyormuşcasına yaşama durumu…
Yaşanan olayın travma olabilmesi için kişinin bu duruma nasıl tepki vereceğini bilmemesi yani hazırlıksız olması gereklidir. Yani beklenen bir durum meydana geldiğinde, travma etkisi yaratmaz. Mesala okullarında deprem dersi verilen Japonya’da deprem sonrasında travma etkisinin çok daha düşük olmasının nedeni bireylerin psikojik ve mekanik olarak depreme hazırlıklı olmalarıdır.
Üstlenilmiş Travma Nedir?
Travmanın oluşması için bireyin o olayı bizzat yaşamış olması gerekmez. Görmek, duymak, travmayı yaşayan insanların duygularına eşlik etmek de o olayı yaşamışcasına belirtilerin ortaya çıkmasına neden olur…
Üstlenilmiş Travmanın Belirtileri Nelerdir?
Böyle durumlarda temel “Savaş, Don, Kaç” mekanizması devreye girer ve insan çaresiz kaldığı bu büyük olay karşısında korku, öfke, suçluluk, iğrenme, kayıtsızlık, olaydan kopukluk, baş ağrısı, kaygı gibi belirtiler gösterebilir.
Ne Yapabilirim?
1) Sorunun farkına var
2) Güvendiğin birine anlat
3) Uykuna özen göster
4) Ara ver, sınır çiz
5) Topraklanma hareketleri yap;
– Etrafında görebildiğin 5 nesneye, 5 saniye odaklan
– Vücudunun sandalye veya zeminle temasına odaklan
– Bir yiyeceği, çiçeği veya başka bir şeyi kokla
– Yüzüne (tercihen serin) su çarp
6) Sosyal medyada travmatik veya rahatsız edici bir içerik paylaşıyorsan, insanların bunu görmek isteyip istemeyeceklerine karar verebilmeleri için hassas içerik olduğu belirt
7) Nefes egzersizi yap;
– 7 ye kadar sayarak nefes al,
– 11’e kadar sayarak nefes ver.
– Kendini iyi hissedene kadar bunu tekrarla
8) Unutma, güçsüz veya yalnız değilsin… Hepimiz birbirimizi gözetmek için buradayız.